22 Eylül 2009 Salı

bu ne..

Çok zamandır kağıt kalem almıyorum elime. Yazmaya başlayınca eskiden yazdıklarımı yazacakmışım gibi geliyor. Hemen vaz geçiyorum. Yapacak başka bir şeyimde hep oluyor zaten. İyiki kızım var.
İçimdeki, yeni tutkusumu desem, eski korkusu mu desem anlayamıyorum. İlk defa dinlediğim bir müzik beni nasıl mutlu ediyor. İlk kez okuduğum kitap nasıl sürüklüyor. İlkler insana eskiyi hatırlatmıyor belki sevmem ondandır.
Yeniden başlamak çok korkutucu eski içinde, başlayınca heyecan verici, ilerlerken zor ama sindirirken içine acı verici, güvenmek çok eğreti. Bunlar kısır döngü. Kader mi, tercih mi yoksa aptallık mı.Tek gerçek şu ki devam etmek her zaman başlamaktan zor. Sonra evreler var; herşey yolunda giderken, birden fırlayan tümsekler. Direnmek lazım çünkü geçiyor, yenisi çıkana kadar en azından. Ayrıntılara takmadan, kalıp uydurmaya çalışmadan, kendi deviniminde müdahale etmeden, ayak uydurmaya çalışmak en az zarar vereni...

0 yorum: